Star Wars alemi pek çok sinema izleyicisi ve özellikle de “geek”ler için vazgeçilmezdir. Orjinal yapımların yanına artık yan hikayelerin yer aldığı diziler de ekleniyor. Bunların bazıları animasyon bazıları da live action. Disney+’ta yayınlanan The Mandalorian da bunlardan biri. Çok uzak bir galaksideki ödül avcısını anlatıyor. Canavarlar havalı, uzay gemileri havalı, robotlar havalı. Manzaralar: Vay canına dedirtecek türden. Türler arası bar kavgaları zaten Star Wars’un vazgeçilmezlerinden. Oldukça da pahalı bir yapım. Bölüm başı 15 milyon dolar harcanmış. Zaten kalitesinden ve çekimlerin harikuladeliğinden epey para harcandığı ilk bakışta belli oluyor.
Dizide orijinal üçlemenin sonuncusu Jedi’nin Dönüşü ile JJ Abrams’ın ilk devam filmi The Force Awakens arasında bir yerlerde yer alıyoruz. Atmosfer biraz sert ve karanlık. Galaksinin dış bölgelerinde işler gergin ve kanunsuz. Güçlü olanın hayatta kaldığı bir ortam mevcut. The Empire Strikes Back’deki Boba Fett gibi, yüzünü göstermeyen bir miğferin arkasına gizlenmiş olan itibarlı ödül avcısını izliyoruz. Baş aktör Pedro Pascal diyalog ve hareketlerde sınırlı. İlk başta çok da karizmatik durmuyor. Mandalorian daha çok tanıdıkça sevilen karakterler kategorisinde. Ancak her hareketi de gayet “cool” bir imaj sergiliyor. Güçlü ve avına karşı tam bir baş belası bir karakter. Tanınmış bir avcı olduğundan herkesi korkutabiliyor.
Dizide Pascal’ın yanında Nick Nolte gibi ünlü isimler de yer alıyor. Star Wars’un genel hikayesinden tamamen ayrı olsa bile elbette orjinal seriye de dokundurmalar yapılıyor. Sonuçta Yıldız Savaşları evreninde geçen bir yapım. Iron Man, Iron Man 2 ve The Jungle’ın yeniden yapımlarının da yönetmeni olan yazar ve şovmen Jon Favreau dizinin senaryosunu yazan isim. Burada da harika bir iş çıkartmış. İlk bölümün sonunda serinin hayranları tarafından çok sevilen ve sosyal medyada da büyük sansasyon yaratan Bebek Yoda’yı görüyoruz. Bebek Yoda birçok izleyicinin seriyi izleme nedeni. Hatta normalde Star Wars izlemeyen kitleyi bile kendisine çekmeyi başardı.
Avcı onu yüzen bir beşikte buluyor. Yoda burada henüz bebek olmasına rağmen 50 yaşında. Star Wars aleminde türler farklı şekillerde yaşlanabiliyor. Yoda’nın türü de bunlardan biri. Elbette, vicdanlı avcı bu küçük bebeği yanına alıyor ve bir nevi onun babası haline geliyor. The Mandalorian Star Wars spin off yapımları içerisinde en iyisi olarak tanımlanıyor. Aynı evrende geçen birçok eser yapıldı ve yapılmaya da devam ediliyor. ancak bu dizinin yeri bir başka. The Mandalorian izlemek için Disney Plus üyesi olmak gerekiyor. Platform çok yakında ülkemizde de dizileri ve filmleri yayınlamaya başlayacak. Bünyesinde yerli yapımlar da olacak. Tıpkı bu dizi gibi hem Star Wars serisinin kendisi hem de bu evrende geçen başka yapımlar da yine platformda izleyiciye sunulacak.
Film hakkındaki düşüncelerinizi paylaşın
Yorum yazabilmek için üye girişi yapmalısınız.
Zaten üye misin? Giriş Yap